Müthiş bir keyifle karışık hayıflanma hissediyorum. Neden başıma böyle bir ensest hikayeler geldi, nasıl böyle bir gaflete düştüm anlam veremiyorum! Şeytana atasım var suçu ama böylesi zevke de nail edecek kadar iyi yürekli olduğunu sanmıyorum…

Üniversite bittikten sonra ertelemeyi istemediğimden hızlıca tecili bozdurup askerliği aradan çıkartmak istedim. Yaşım daha 24’tü ki diplomayı da elime aldığımdan hayat benim için yeni başlıyordu. Askerlik altı aya inmişti ama benim gibi birisi için bu süre aşırı fazlaydı. Çünkü yerinde duramayan, enerjik biriydim. Ne oturup saatlerce ders dinleyebilirdim ne çalışabilirdim. Bu yüzden çoğu zaman kopyayla, gerekli olduğunda da mecburi ders çalışarak geçmiştim vizelerden finallerden. İşimi biliyordum aslında, en kolay yolunu hep bulurdum. Tabi asıl mesele doğuda görev aldığımdan çarşı izni filan olmamasıydı. Dışarı çıkamamak beni bitiriyordu. Salalar öyle veya böyle birini bulup sikecektim. Azgınlıktan çıldırıyordum. Tüm sikiştiğim hatunları hayalimde canlandırmış ama öyle şeyler yaşadıktan sonra da mastürbasyon yapmak yetmiyordu.

Sonunda terhis olmuştum. Ailem de biliyordu, sürprizli bir durum yoktu. Hatta babam aşırı ısrar edip olum yolunun üstünde, en önce amcana uğra ondan sonra bize gelirsin. Hem özlemişsindir oraları da biraz takılırsın diyerek para da göndermişti. Yalan yok amcamı da Nilay yengemi de severdim. Fakat nereden bileyim askerlik azgınlığımın yengemde patlayacağını. Hayatım boyunca bir tane olsun aile içi hikayeler okumamış veya yazmamışımdır.

Amcam Kendi Elleriyle Yeğenini Karısının Koynuna Attı

Haberleri olduğundan beni otogardan karşılamıştı. Beni gördüğünde çok sevinmişti ki bende elbette mutlu olmuştum. Öpüp koklaştıktan sonra arabaya atlayıp sohbet ede ede yolculuğumuzu yapmaya başladık. Muğla’daydık. Bilirsiniz burası tatilcilerin yeridir. Amcam da çiftçilikle uğraşıyordu. Köyde onlara yetecek kadar büyüklükte arazileri vardı. Tırnaklarıyla kazıya kazıya biraz da babamın desteğiyle kurmuştu buradaki düzenini. Ahmet diye de kuzenim var, liseye yeni geçti. Onu da sırf iyi eğitim alsın diye koleje yazdırdılar. Üstüne birde ev ayarladılar. Benim üniversitede kuramadığım düzeni liseye yeni başlamış kuzenim kurmuş oldu. Okulun düzenlediği gezi mi ne varmış, oraya gitmişti. En azından o olsaydı bu ensest hikayeler yaşanmış olmazdı.

Benim niyetim aynı gün geri dönmekti ama amcam kendi elleriyle yeğenini karısının koynuna attı. Bu azgınlıkla biran önce İzmir’e dönüp eski sevgililerimden biri kafalayıp sikmem gerekiyordu! Tabi öyle olmadı. Geleceğimi bildiğinden görmeyeli iyice seksi olmuş Nilay yengem iyiden iyiye hazırlık yapmıştı. Börekler, çörekler, tatlılar…

Nilay yenge köyden çıkma bir kadındı. İlkokuldan sonra okutulmamış, eş dost akraba vasıtasıyla da daha reşit bile olmadan amcamla tanıştırılmıştı. Nişan kıyılmış reşit olunca da evlendirilmişlerdi. Amcam ondan sekiz yaş kadar büyüktü. 37 yaşında olan Nilay zaten hep güzel bir yüze sahipti ama ben onu sön gördüğümde aşırı zayıftı. Şimdiyse memeleri iyice irileşmişti. Sutyen mi giymiyordu ne yapıyordu bluzunun altında her adım attığında lömbürlömbür sallanıyordu. Basenleri yoktu, yıllarca squat çalışmış gibi götü ortaya çıkmıştı. Öylesine yuvarlak ve biçimliydi ki görünce sex hikaye değil destanları bile yazardın. Saçlarını da sarıya boyatmıştı ki kumral bedenine çok daha fazla yakışmıştı. Kısacası köylü Nilay, şehirlilerden bile daha şehirli, seksi yenge olmuştu.

Sohbetim tatlıydı, zaten bu yüzden kadınları çok kolay etkiliyordum. Hani tipimi görseniz normal dersiniz, hatta yanımda seksi bir kız varsa bu nasıl bunu ayarlamış diye de sorgularsınız. İzmirli olmam, çok farklı ortamlara girip çıkmam, sosyalliği sevmem dil konusundaki yetimi gerçekten geliştirmişti. Askerlik anılarıydı, üniversite yıllarıydı derken zaman su gibi akıp gitmişti. Akşam saat on civarı amcam, ‘yeğenim kusuruma bakma, yarın çok işim var. Bugün de epeyce yoruldum. Müsaadenle ben yatayım. Yarın da işlerimi erkenden bitirip gelirim. Biraz gezeriz hep birlikte. Hatta akşama da rakı balık yaparız. Ama babana söylemeyecen, sıçarın bacana he’ diyerek güldü ve beni öpüp, sırtımı okşadıktan sonra önce lavaboya sonra da odasına girdi.

Yengem Nilay da peşine ayaklandı. Sikiş hikayeler yaratıcım ilk defa o an dikkatimi çekmeyi başardı. Altında gri bir pijama vardı. Üstündeyse siyah bir bluz. Rahattı anlayacağınız kendi evinin içinde. Zaten yaz aylarında olduğumuzdan istese de farklı giyinemezdi. He belki ben olmasam şortla filan takılırdı, bilmiyorum…

Masa vardı ama buna rağmen yer sofrasında yeme alışkanlıkları vardı. Haliyle yemekleri, pastaları, çörekleri filan da yer sofrasına koymuşlardı. Ben koltuğa geçmiştim. Yengemse sofrayı toparlamaya başlamıştı. ‘Dur yardım edeyim’ diye ben de ayaklandım. Her ne kadar yok yok dinlen sen aslanım dese de o iş yaparken ben oturamazdım. İçinde hala böreğin, çöreğin olduğu iki tabağı alıp ben mutfağın yolunu tutarken yengem de boşalmış bardakları, tabakları üst üste koyup tepsiye yerleştiriyordu. Geri döndüğümde çömelmiş olan Nilay yengemin pijamasından sırıtan göt aralığını gördüm. O an aklım başımdan gidiyor gibi oldu. Dondum ama belli etmemek için yavaşlayarak ilerlerken iyice süzdüm. Daha dikkatli bakınca külotunun izine kadar her detayı gözüküyor, kafamda götünü tasvir edebilecek seviyeye geliyordum.

Kendimi toparlayıp sofranın diğer tarafına geçtim. Bu sefer de bluzunun dekoltesinden, bacağıyla sıkıştırdığı memesini ve onu koruyan ipince muhtemelen pamuktan olan beyaz sutyenini gördüm. Sanki bilerek yapıyor gibiydi. Ben aklımı başka yerlere çekmeye çalıştıkça ensest hikayeler yaratıp duruyordu kafam. Tabi benim donup kalmalarım yengemin de ilgisini çekmiş olacak ki kafasını bana doğru kaldırdığında odaklanmış memelerine baktığımı anlamıştı. Nedense ne bozuntuya verdi ne de toparlandı. Haliyle bende anlamadığını düşünerek birkaç tabak daha alarak mutfağa yürümeye başladım. İstemsizce kafamı çevirip yine yengemin götüne bakmaktan kendimi alıkoyamadım.

Altıma ben de rahat edeyim diye çoktan pijama giymiştim. Sertleşen yarağım resmen buradayım diye bağırmaya başlamıştı. Sikimi düzeltmek için pijamayı ve baksırımı çekiştirip, penisimin kafasını göbeğimle baksırımın lastiği arasına sıkıştırdım. Tam bu sırada yengem içeriye girdi ama ne olduğunu görebilecek durumda değildi ta ki o ana kadar! Mutfağa girdiğinizde en başta sağda buz dolabı, devamında ise tezgahın tamamı vardı. Sol tarafta katlanabilir ama sürekli açık duran yemek masası vardı. Bense tam o masanın önünde tezgaha doğru dönmüştüm. Yengem de bir hışımla, hiç çekilmemi beklemeden önü tezgaha, götü sikime dönük şekilde geçmeye çalıştı. Çalıştı diyorum zira az önce göbeğime sabitlediğim sikim olduğu gibi sırtına, testislerim de götüne filan değmişti. O saatten sonra anlamama imkanı yoktu. Hatta o sırada yavaşlayıp sanki anın tadını çıkarıyor gibiydi. Hiç bozuntuya vermeden tepsidekileri tezgahın üzerine koymaya başladı. Arada amcam olmasa onu orada domaltıp o külotu yırtarcasına aşağı sıyırıp sulu amın saplardır…Ben de keza kaçarcasına salona geçtim çünkü yaşamak isteyeceğim son kişi yengemdi.

Yengemi Düşünerek Asılmaya Başlamıştım…

Yol yorgunuydum, uykum vardı ama sikim viagra almışım gibi inmek bilmiyordu. Tanırdım sikimi, asılmadan da rahat ettiremeyecektim. Önce salonda bana açtıkları yatakta telefonumdaki pornolar da yardımıyla asılmaya başladım. O kadar isteksizdim ki anlatamam. Zaten askerlik boyunca asılmıştım, tatmin olmuyordum üstüne burada böyle şeyleri yaşayıp asılmak ağır geliyordu. Bunları düşünürken zaten sikim sönmüştü. İyice kaçan uykum canımı sıkmıştı. Paketimden bir dal alıp mutfaktaki balkona doğru yöneldim. Olabildiğince sessiz hareket ediyordum, kimseyi uyandırmak istemiyordum.

Sigaramı yakıp ufka doğru gözlerimi sabitlemişken telde aşılı olan çamaşırlar gözüme ilişti. En önde amcamın pijamasıydı, pantolonuydu baksırıydı her şey vardı. Fakat bir gerisinde de yengeminkiler vardı. Şeytan zaten aklımdan bir türlü çıkmıyordu, yine ona uymuştum. Sağ tarafta duran dantelli, siyah külota yöneldim. Rahat edemeyince mandalını çıkarıp elime aldım. Koklarken buldum kendimi, elbette deterjan kokuyordu, temizdi. Fakat yalayıp yutmak, emmek istiyordum. O külotun içinde yengemin olduğunu hayal ediyordum. İnmiş olan sikim yine dimdik olmuştu. Ağzımda sigara bir elimde yengemin külotu… Bununla da yetinmeyip kırmızı aşırı ince hafif de transparan olan yumuşacık sutyenini diğer elime aldım. Hava sıcaktı, çoktan ikisi de kurumuştu. Mutfaktaki sandalyeye oturmuş, kalkan sikime yengemin iç çamaşırlarını sürtmeye, onlarla asılmaya başlamıştım. Uzun süre sonra ilk defa delicesine zevk alıyordum. Sonra korktum, balkonda olduğumu hatırladım. Hem içeriden gelecek tehditler hem de dışarıdan görebilecekler vardı. Sutyeni de külotu da baksırımın içinde bırakıp sigaramı söndürdüm.

Yine sessizce hareket ederek kendimi banyo ve klozetin olduğu yere attım. Ensest sikiş hayalimde kendi kendine çoktan canlanmaya başlamıştı bile. Sikime hem külotunu hem de sutyenini koymuş mastürbasyon yapıyordum. Çok zevk aldığımdan olsa gerek hemencecik zevke geldim. Zevk suları yengemin külotuna, sutyenine bulaşıyordu. O sırada kapı aniden açıldı. Tabi azgınlıktan ne yaptığımı bilmiyordum. Kapıyı da kilitlemeyi unutmuştum. Karşımdaysa daha vahimi külotunu, sutyenini sikime sarmalayıp asıldığım yengem vardı. Gözlerini ovuşturarak gördüklerinin muhtemelen hayal olduğunu sanıyordu.

Onun kendisine gelmesini beklemeden kapının ağzından iyice içeriye çektim. Tabi elim eline değince irkilmişti. Ağzı açılmıştı ama elimle hemen kapatmıştım. ‘Sakin ol yengem ne olur sakin ol!’ dedim ama bu sırada hala sutyeni sikimde duruyor, kalçasına, sırtına doğru değip duruyordu. Kendini geri çekmeye çalıştı ama bırakmak istemedim. Kapıyı hızlıca kilitledim.

• Elimi çekiyorum bak lütfen bağırma
• Lan kafayı mı yedin ne yapıyorsun?
• Ne demek kafayı mı yedin! Askerden geldim farkındasın demi?
• EE ne olmuş yani, bu ne hal lan, şaka mısın?
• Altı aydır kadın yüzü görmüyorum. Bir geliyorum karşımda sen! Hiç aynaya bakamıyor musun, ne kadar seksi olduğunu görmüyor musun?

Fısıltıyla konuşuyorduk ama son cümlemden sonra durmuştu. Kaşlarının çatığı gitmişti. Muhtemelen odun amcamdan hiç böyle şeyler duymamıştı.

• Sofrayı toplarken de götüme, meme bakıyordun demi?
• Ne yapayım kabak gibi çıkmış götün ortaya!

Bu sefer gülmeye başlamıştı. Kahkaha atacak gibi değildi, sinirleri mi bozulmuştu bilmiyorum. Sikim hala dimdikti ve ne olur ne olmaz diye uzaklaşamıyordum. Bağıracak olsa ağzını yine kapatacaktım. Tabi öyle de bir derdi yoktu.

• Mutfakta ne diye götünü sürte sürte geçiyorsun?
• Delinin zoruna bak. Aslanım sen de hiç çekileyim demiyorsun, onu ne yapacağız?
• Yenge beni deli etme, azgınlıktan kurdurdum diyorum sana!
• Sen şimdi yengeni seksi mi buluyorsun? Beni hayal ederek 31 mi çekiyorsun?
• Biraz daha böyle konuşursan seni bir de burada yatırıp sikerim görürsün…

Yine susmuştu. Bu sefer ne gülüyordu ne kaşlarını çatıyordu. ensest hikayeler yazmaya sanki benden daha istekliymiş gibi düzensiz nefeslerini dudaklarımın dibinde alıp vermeye başladı. O kadar yakınlıktan sonra dudaklarına asılmıştım. Sikim iyiden iyiye delecek gibi göbeğine giriyordu. Çoktan elini atmış, kafasını okşuyordu. Hafif eli törpü gibiydi ama fark etmezdi, oracıkta boşalabilirdim.

Öpüşmeyi zerre bilmiyordu, belki de amcam hiç öpmeden sikip geçiyordu. Az çok onu tanıyorsam da öyle yapıyordur. Onu böylesine istekli öpmem, arzulamam da elbette hoşuna gidiyordu. Elimi bluzunun içinden sokuşturdum. Saatler önce görmüş olduğum pamuklu sutyeni memesini sarıp sarmalamıştı. O kadar yumuşaktı ki memesine mi elliyordum yoksa sutyen mi vardı anlamak zordu. Öpüşmeyi bıraktı ve geriye doğru çekildi. Üzerindeki bluzu ardından da sutyenini çıkarttı. Sarkık memeleri fizik kurallarına uygun bir şekilde duruyordu fakat öylesine güzeldi ki yalayıp yutmak istiyordum. Fakat yakınlaşmama dahi izin vermeden dizlerinin üstüne çöküp yalamaya başladı. Normalde başını sikime bastırır, saatlerce öyle dursun isterdim ama daha fazlasını istiyordum. Kollarından tutup ayağa kaldırdım ‘daha iyi fikrim var seksi yengem’ diyerek önce dudaklarına tekrardan buse kondurdum. Daha sonra sırt üstü yere uzandırdım. Sikimi ağzına doğru verip ben de kendi ağzımı amına doğru getirdim. Pijamasını külotuyla birlikte sıyırmıştım. Daha yeni duş almış olmalıydı. Amı resmen mis gibi kokuyordu. Sikimi yalarken ben de onun amını yalamaya başladım. İkimiz de boşalamamak için kendimi zor tutuyorduk. Yengemin ensest hikaye inlemesi, kıvranması amcam tarafından duyulacak diye korkuyordum ama diğer yandan bu an için ölmeye hazırım diyordum.

Bacaklarını iyiden iyiye kontrol edemez olan yengemin ağzından sikimi çıkarttım. Ben de dil atmayı bırakıp dizlerimin üstünde dudaklarını bir süre öptüm. sex hikaye olmasaydı sakso çektirip öpüşmezdim, aklıma sikimi öpüyormuş gibi hissiyatlar gelirdi ama şu an çok farklıydı. ‘Devam et aslanım’ demişti öpücüğün peşine. Resmen onu sikmem için kıvranacak hale gelmişti. Onu kıracak değildim. Bacaklarını aralayıp arasına girdim. Sikimi ıpıslak olmuş, kaygan amına soktuğumda capp! diye yerleşti. Bacaklarını omzuma doğru alıp hafif kalçasını kaldırdım. İyice pozisyonumu alıp amında köklemeye başladım. Her sokuşumda ‘OHH!’ diye inlemek istiyordu ama kendini tutuyordu. Fısıltıyla karışık ohhahh demeleriyle iyice kendinden geçip resmen orgazm oldu. Onun o kayan gözlerini, yerinden çıkacak gibi olan kalbini hissedince ben de kendimi tutamayıp amına olduğu gibi boşaldım. Hiçbir şey düşünecek halde değildim. Sikimi sıcacık olmuş amından bile çıkarmadan üstüne devrildim. Dudaklarını, boyunu, yanağını, alnını, her yerini öpüyordum. Her dokunuşumda Nilay yine ve yeniden zevke gelecek gibi oluyordu.